Kürdistan Bölgesi'nde basın özgürlüğü sınırlanıyor

Kifri-Aralık 2020- Protestocular ana caddede lastik yaktı: Fotoğraf/ Zemaneko İsmail

Meaz Ferhan

Karzan Tarık, protestoları halkın gözünden takip etmeye çalıştı, ancak çok sayıda güvenlik görevlisinin saldırısına uğradı. Güvenlik görevlileri, cep telefonuna el koyuyorlar, tekmeliyorlar, gözleri bağlı gözaltına alıyorlar.

Bir gün sonra, Peşmergelere ait bir merkezde, Karzan’a baskıyla bir taahhütname imzalatıp, bir suçlu gibi de fotoğrafını çekiyorlar.

Güvenlik güçleri Karzan’ı büyük bir suçlu gibi ifşa etmekten çekinmiyor.

NRT TV muhabiri Karzan Tarık, 11 Aralık'ta güvenlik güçleri Süleymaniye Valiliği binası önünde yapılması planlanan protestoyu takip etmeye başladığı sırada gözaltına alıyorlar.

Protestocuların güvenliği aştıktan sonra ayaklanmalara dönüşen 2 Aralık'taki protestoda, Kürdistan Bölgesel Hükümeti'ne memur maaşlarını ödememek, yolsuzlukla mücadele etmek ve temel hizmetleri sağlamak için başlayan geniş protestoların bir parçasıydı.

Gösterilerde 10 kişi hayatını kaybetti, 60 kişi yaralandı ve onlarca protestocu gözaltına alındı.

karzan tariq

Karzan Tarık, NRT muhabiri

Karzan, gözaltına alınmadan dört gün önce, çalıştığı kurum NRT, güvenlik güçleri tarafından,  "sorumsuz davranış" nedeniyle kapatılmıştı. Ancak o ve meslektaşları, kanalın Facebook hesabı üzerinde protestolara ilişkin haber yapmayı sürdürüyordu.

Kürdistan Bölgesi Yönetimi, ifade özgürlüğüne yönelik kısıtlamaları artırdı. Gazeteciler gözaltına alınıyor, sorgulanıyor ve “baş belası” muamelesi görüyor.

O anda meslektaşlarımdan biri yaklaştı ve “O bir gazeteci, onu nereye götürüyorsun?” demesiyle, Onu tekmelemeye ve tokatlamaya başladılar

Karzan Tarık, “Basın kartım ve mikrofon yanımdaydı. Canlı yayın için protestoları çekmek için telefonumu çıkardım. Bazı güvenlik güçleri bana saldırdı, telefonumu elimden aldı ve beni bir arabaya bindirdiler. O anda meslektaşlarımdan biri yaklaştı ve 'O bir gazeteci, onu nereye götürüyorsun?' demesiyle, onu tekmelemeye ve tokatlamaya başladılar. Bana da bir tekme attılar” diye konuştu.

Süleymaniye’nin 10 km güneydoğusundaki Kani-Goma adlı bir hapishaneye götürülen Karzan, ertesi gün, gözleri bağlıyken onu sorguya çektikten sonra, ardından Onu KYB’ye bağlı 70. Birime ait bir Peşmerge üssüne götürüyorlar.

Tarık, “Nasihat ediyorlardı. Üslupları berbattı; bazen tuvalet için süre veriyorlardı. Bazen gözlerimizi bağlayıp, bize 'başınızı kaldırmayın; önünüze bakmaya devam edin. KYB, gücü bir taahhütte bulundu ve imzalamamızı söyledi. Şiddetli protestolara katılmakla ilgiliydi. Protestocu değil, gazeteci olduğumuzu söyledim ama onlar 'Bu bir emirdir' diyerek karşılık verdiler” ifadelerini kullandı.

Kürdistan Gazeteciler Sendikası’na göre, Aralık ayının ilk 10 gününde gazetecilere yönelik 20 ihlal yaşandı. Gazeteci haklarını koruma derneği METRO Center'a göre ise 30 vaka görüldü.

rudaww-1

11 Aralık'ta Süleymaniye’nin Ranya ilçesinde KYB’ye bağlı Peşmerge'nin 70. Birimi'ne bağlı silahlı ve üniforması ile KDP'ye yakın Rûdaw TV’nin muhabirine saldırdı.

Rûdaw Medya Grubu’na göre, gazeteciye hakaret ve aşağılamanın yanı sıra mesleki ekipmanlarına zarar verildi.

Rûdaw muhabiri Bahtiyar Kadir, “Bu tavırlarının yanı sıra Peşmergeler birkaç kişiyle bize saldırmaya kalkıştı, Ancak bazı vatandaşlar bu duruma engel olmaya çalıştı” ifadelerini kullandı.

Peyam TV'de çalışan iki gazetecinin güvenlik tarafından taciz edildiği anın görüntüsü

Deng Radyosu, Kelar’da 11 Aralık’ta 2 saatlik yayında Muhammed Mehmet adlı muhabiri asayiş tarafından gözaltına alındı. Mehmet, gösterilere yönelik yaptığı 2 saatlik yayın nedeniyle gözaltına alınmıştı.

Radyo yetkilileri, asayiş güçlerinin baskıyla çalışanlarının alacakları yerde yasal yollara başvurması gerektiğini açıkladı.

Açıklamada, "Asayiş yetkililerinin bu konuda herhangi bir sözü veya şikayeti olursa, hukuki ve temel tedbirler alabilir, tehdit ve sindirmeye dayalı çarpık ve korkakça yöntemlere başvurmayabilirler" denilerek, muhabirin cep telefonunun iade edilmesi talep edildi.

Yine Ranya’da, Peyam TV’nin muhabiri Hawar Muhammed ve fotoğrafçı Ako Cuma, gösterileri takip ederken güvenlik güçlerinin saldırısına uğradı.

Peyam TV’den yapılan açıklamada, şunlara yer verildi:

“Basın ekipmanına el koydular ve kameranın hafızasını çıkardılar...Medya ekibinden kameranın kartının alınmasını beklemelerini istediler, ancak bu arada bir grup polis her iki gazeteciyi de tutukladı ve Genel Güvenlik Departmanına götürdü. Basın ekipmanlarına el konuldu, iki saat sonra serbest bırakıldılar.”

Süleymaniye'de kanalın yayıncısı Goran Muhammed gözaltına alındı. Ertesi gün ise serbest bırakıldı.

 Süleymaniya'deki El Irakiye TV ekibi Emin Ahmed ve Sirwan Barzan güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındı, aynı gün serbest bırakıldı.

Baziyan nahiyesinde ise polis, Baziyan Press web sitesinin yöneticisi Herem Mecid, bir saatlik gözaltından sonra serbest bırakıldı.

Gösterilerin yoğunluğunun azaldığı 12 Aralık akşamı Süleymaniye polisi, Kürdistan 24’ten üç gazeteciyi (Dalia Kemal, Herdi Hasan ve Berhem Cemal) "Ayçiçekleri" ilgili raporu hazırladıkları için gözaltına alındılar.

Kürdistan Gazeteciler Sendikası Süleymaniye Şubesi Başkanı Karwan Enwar, Kerkük Now'a, "Huzursuzluk eğrisi tırmandığında, gazetecilere yönelik ihlallerin oranı otomatik olarak yükselir ve durum sakinleştiğinde, herkes hiçbir şey olmamış gibi davranır" dedi.

Hükümetin, işlediği ihlallerden biri de bölge yönetimindeki Kültür Bakanlığı'nın talebi üzerine NRT yayınını durdurmak, Peyam, Rûdaw ve Speda TV’de uyarıldı.

Uyarıdan sonra bir hafta kapatma kararı verildi

Bakanlık açıklamasında, "NRT kanalının görsel-işitsel medya alanını, özellikle bu dönemdeki sorumsuz davranışlarını düzenlemeye yönelik talimatlara ve kontrollere uymaması nedeniyle, mantık ve güvenlik güçlerinin milislerini adlandırmaktan uzaktır. İhlaller konusunda uyardıktan sonra NRT yayınını bir hafta durdurmaya karar verilmiştir” denildi.

Bakanlık, kanalın yayına devam etmesine izin vermeden önce 20 Aralık Pazar gününe kadar kanalı bir hafta daha yayınlamayı durdurma kararını uzattı.

Kültür Bakanlığı Sözcüsü Emin Hewrami, "Medya kurumları insanların duygularını manipüle etmemeli, bazıları bunu yapıyor ve eminim ki bazı medya kuruluşları tarafından kışkırtılmasaydı, durum bu kadar gergin olmazdı” dedi.

Bakanlık, kararını Kürdistan Bölgesi’nde TV ve Radyo Çalışma Ruhsatı üçüncü maddesine dayandırarak, "Görsel ve işitsel basın Kürdistan Bölgesi’nde yürürlükte olan kanunlar çerçevesinde geleneklere ve kamu menfaatlerine zarar vermemelidir. Sosyal ve aile uzlaşmasını bozmaktan uzaklaşmalıdır” sözlerine yer verildi.

Bakanlık, diğer üç kanala gönderdiği bildirimde, “Parti genel merkezi ve hükümet dairelerini yakmanın şiddet sahnelerini ve görüntülerini yayınlamaktan ve izleyicileri doğrudan veya dolaylı olarak isyanları kışkırtmaya ve sosyal uzlaşmayı sabote etmeye kışkırtmaktan kaçınmaları gerekiyor” denildi.

nrt1

Süleymaniye - 7 Aralık 2020 – NRT TV’nin merkezi önünde bir güvenlik gücü, kanalın kapatılmasının ardından: Fotoğraf/NRT

 

Emin Hewrami, söz konusu girişimin Kültür Bakanlığı'nın talimatlarına dayandığını belirterek,"Gösteriler sırasında, bu kanalların, talimatlara aykırı çalıştığını fark ettik...Yaptığımız şey sadece idari prosedürlerdi. Lisanslarını alan kurumlar bu prosedürleri imzaladı ve şimdi bazı medya kuruluşları bu talimatları ihlal etti” dedi.

İhlaller, 2007 tarihli Gazeteci Çalışma Kanunu'nun Gazeteciler Sendikasına haber vermeden gazetecilerin tutuklanmasına izin verilmeyeceğini ve kanunda kanal yayınlarını durdurma hükmü içermediği bir dönemde gündeme geldi.

Medya kuruluşunun ülkeyi sabote etmek için bir platform olmasına izin vermemeye kararlı

Kültür Bakanlığı Sözcüsü, "Medya kuruluşunun ülkeyi sabote etmek için bir platform haline gelmesine izin vermemekte kararlıyız” diye konuştu.

Irak İnsan Hakları Yüksek Komisyonu, gösteriler sırasında yaptığı iki açıklamada, Kürdistan Bölgesi Hükümeti'nin medya profesyonellerine yönelik muamelesini eleştirerek, “Hükümet ve güvenlik kurumları NRT kanalını kapatmanın yanı sıra Facebook, Viber, Instagram ve Snapgate gibi sosyal ağları da kapattı” dedi.

Kürdistan Parlamentosu Kültür ve Sivil Toplum Komitesi Başkanı Selme Fatih, Kerkük'e “Güvenlik güçlerinin muamelesi Bilgiye Erişim ve Gazetecilik Yasasına dayanmalıdır. Bu yasalar, güvenlik güçlerine mahkeme kararı olmadan gazetecileri tutuklama yetkisi vermedi.

Parlamentonun "bir an önce" toplantıya çağırması planlanıyor. Kültür Bakanlığı Basım ve Yayın Genel Müdürü Selme Fatih, "Kanalı kapatmak için kabul edilen herhangi bir yasayı kendisine soracağız ve ondan açıklama isteyeceğiz" dedi.

kfri-2

Kifri-Aralık 2020- Protestocular ana caddede lastik yaktı: Fotoğraf/ Zemaneko İsmail 

Metro Center Yöneticisi Diyari Muhammed, NRT TV’nin yayınını durdurmanın "siyasi bir karar olduğu sürece yasal bir karar olmadığını belirterek, “Uyarılar aynı zamanda medya kurumlarına baskı yapma biçimidir. Bu kanal sadece olayları haber yaptı ve parti genel merkezinin ve hükümet dairelerinin yakılmasına neden olmadı” dedi.

Karwan Enwer, "Süleymaniye'de gazeteciler ve güvenlik güçleri üyeleri için şimdiye kadar dört ortak oturum açtık, ancak huzursuzluk meydana geldiğinde işler eski durumuna dönüyor”diyor. 

Karzan Tarık, Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin 70. Birliği’nin hapishanelerinden birinde iki gün hapis tutulduktan sonra, yazılı bir taahhütname imzalamaya zorlandı.

Gözleri bağlı olarak Süleymaniye'nin girişindeki Serçinar Köprüsü çevresinde götürülen Tarık, Savunma ve Acil Durum Güçleri Merkezi’ne götürdüler.

KirkukNow’a konuşan Karzan Tarık, "Beni oradan Gazeteciler Sendikasına götürdüler ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Tümgeneral Çeto’nun girişimiyle serbest bırakıldığımı söylediler” ifadelerini kullandı.

Karzan, tahliyesinin ardından hafta içi iki kez tutuklandı, "Hükümetin gazetecilerle Gazetecilik Kanunu'na göre tavır almasını istiyoruz. Maruz kaldığım ihlallerle ilgili dava açmayı düşünüyorum. Burada gazeteciler haklarını mahkemelerden elde edemyor" diyerek, bu konudaki umutsuzluğunu da dile getirdi.

  • FB
  • Instagram
  • Twitter
  • YT